insani ilişkilerde yapılmaması gereken şeyler

hayatınızdaki insanların %85 i sizi umursamıyor öncelikle bunun farkına varın çok emin olmadan güvenmeyin. bir kere güvendiyseniz bile 3 kez düşünmeden o kişiye arkanızı dönmeyin. insanlardan birşeyler beklemeyi artık bırakın. ne kadar beklenti o kadar üzüntü. hiç kimsenin sözüne inanmayın . davranışlarına, hareketlerine dikkat edin. sizin için bir işini erteleyen , cebindeki son parayı harcayan, sizin için mevzuya giren yani sizin için fedakarlık yapan kişi sizi size her dakika seni seviyorum diyen kişiden daha çok seviyordur . kimseyi sevmek zorunda değilsiniz . yalnız doğdunuz yalnız öleceksiniz bunu unutmayın. ufak bile olsa yalan söylemeyin. yemin bile etseniz lafınıza inanmazlar. kimseye , ama kimseye sensiz olmaz gibi şeyler söylemeyin hayır demeyi öğrenin. herşeye iyi tarafından bakmayı bırakın biraz da kötü tarafını düşünün. önemli kararlar verirken sonucunu düşünün . bu kararlar doğru veya yanlış olacağında ne yapacağınızı da düşünün. kardeşim , dostum dediğiniz insanla siyaset veya futbol ile ilgili polemiğe girmeyin. bunlar ara bozar. en önemlilerden biri : arkadaşınız size benzemeye çalışmasın , sizden iyi , sizden kültürlü veya sizden tecrübeli arkadaşlar edinin ki onlardan birşeyler öğrenesiniz. ve unutmayın bu tarz iyi arkadaşlarınız varsa siz onlara benzemeye çalışırsınız ama sizden her manada daha sığ arkadaşlarınız varsa tecrübeli olmadığınız için istemsizce onlara benzemeye başlarsınız . asla ve asla ön yargılı olmayın . ön yargı sadece ahmakların işidir . yeri geldiğinde konuşun ama ne çok konuşun ne boş konuşun .

karşıdaki kişiyle konuşmak istemiyorsanız bile onu kırmamak için konuşmayı istiyormuş gibi yapmak. yapmayın karşıdaki size yazmak için çabalıyor olabilir, kibarca söyleyin.

seni kendi sınırları altına almasına izin vermemek aradaki saygıyı o ince çizgiyi korumak önemli olan

yalan abi. yalan söylemeye alısmamalısınız. söyledikce durumlardan kurtulma seviyenizle birlikte daha cok yalan söyleyen birine dönüsüyosunuz. ama yanlıs

herkese hak ettiği kadar değer vereceksin. ne eksik ne fazla.. kalbimiz yapboz gibidir. yanlış yere koyarsan parçaları, yapboz tamamlanmaz. oraya ait olmayan bir parçayı koymaya çalışırsan da kırarsın.

nolmuş, ne yapmışlar gene, sevgilisi mi varmış, ay gene mi kazanamamış, ne zaman bitiyo okul, sınavın nası geçti, gene ne halt yedin, vb. hah şu soru yada cümlelerin hiç birini kullanmayın bunların en az biri hayatta sizi zıvanadan çıkarmıştır herkesi çıkarır

saygi mühim

Bir fedakarlık ötekini doğurur. Yanlış insanlara fedakarlıkta bulunmayın.

Saygılı olmamak. Saygı yalnızca iyi, hoş, güzel şeyler söylemek değil. Karşınızda ki insanın duygularına, yaşayış biçimine de saygı duyarsınız. O bütünlük çok önemli. Zira birinden birine saygı duymadığınız an diğerleri de yok oluyor.

ilgiyi, güzel söz ve davranışları hep karşı taraftan beklemek.

yalan söylemeyin, her şeyi olduğu gibi anlatın. başarısızlıklarının sebebini başkalarına yaftalamayın.

bencillik, yapıldığında taraflardan biri mutlaka incinir. (bkz: incinmişsin)

yeni tanıştığınız bir insana sen diye hitap etmeyin, biraz nazik davranın. yeni tanıştığınız birine ne iş yaptığını sormayın. yeni tanıştığınız bir insana hemen nerelisin sorusunu da sormayın. şimdilik aklıma gelenler bunlar.

(bkz: ilişki kurmak)

Biz bunları anlattık aslanım. https://asosyalsozluk.com/e/4316126

(bkz: insanlık) insanlar ne anlar olm insanlıktan..? ohh gece duyarımı da kastım rahatlıkla uyuyabilirim şimdi. adi bağalım ayırlı geceleer.

Gereğinden fazla kim olursa olsun değer vermeyin, çünkü insanların çoğu o değeri kaldıramıyor sonuç sizin açınızdan çoğunlukla hüsran oluyor.

bu konuda sürekli olarak yaptığım bir hata var artık kesinlikle otokontrol sağlamam gerektiğinin farkındayım. insanlarla ne kadar samimi olursam olayım en en en yakın arkadaşım bile olsa belli bir mesafeyi korumam gerekiyor. güler yüzlü hoş sohbet olmak farklı bir şey ama bazen ortamın eğlencesine kapılıp gerçekten çok eğlenceli ve uyumlu davranıyorum. bu karşı taraf açısından iyi bir durum gibi görünse de benim açımdan kötü sonuçlanıyor çünkü bu şekilde aradaki duvarı kaldırıyorum ve karşı taraf saygı sınırını aşma hakkını kendinde görmeye başlıyor. bazen her ne kadar mutlu ve eğlenceli hissetseniz de otokontrolü elden bırakmamanız gerek. bugün olmasa da yarın bir gün o kişi sizi rahatsız edecek bir şey mutlaka yapar ve bunu söylediğinizde de üste çıkabilir çünkü bu hakkı aşırı samimi davranarak siz ona kendi ellerinizle vermişsinizdir

boydan var mı, foto var mı diye sormayın yeni tanıştığınız insanlara

aldatacak kadar karaktersiz birisine rastladım yakın bir zamanda… gerçekten de sevdiğim, değer verdiğim birisiydi. ne yaparsa yapsın ona karşı olan sevgimin bitmesi bi yana azalcağını bile zannetmezdim. bu haberi ilk aldığımda elim ayağım titremeye başlamıştı. evet hissettim ama asla bu hareketi kondurabileceğim birisi olacağını düşünmemiştim. 1-2 gün sonradan fark ettim ki nefret duygusu bile kalmamış içimde.. yani diyeceğim odur ki kimseyi değersiz hissettirmeyin. yoksaymayın. aldatmayın demiyorum o potansiyeliniz varsa zaten hayatınız boyunca “ben neden bu kadar kötü bir insanım” diye düşünün..

sadakatsizlik. kim olursa olsun sadık kalmayı öğrenmelisiniz

Olmuyorsa zorlamamak

Fazla değer vermeyin sizin onlara muhtaç olduğunuz hissine kapılıp, kendilerini bulunmaz hint kumaşı zannedebilirler. "Bir çiçeğe fazla su verirsen kurur, bir insana fazla değer verirsen kudurur." Şirazi

kişisel alan ihlali

Kalbinde başkasını taşıyan adamın hayatında durma topla eşyaları bas git tıpkı ölüm gibi.

Sevmeyin değer vermeyin.

fazla değer vermeyin denmesini anlamıyorum. aksine sevdiklerinizden daha değerli hiçbir şey yok, bunu sevdiğiniz biri kalmadığında daha iyi anlarsınız. bence siz birinin kulu köpeği olmak veya değer verilen kişinin vazgeçilemez olduğunu düşünmek konusunda hata yapıyorsunuz. sonra da bunları birbirleriyle karıştırıyorsunuz. kaldı ki insan gerçekten sevdiği birine değer verdiğinde, hesabını da yapmaz.

Valla kim olursa olsun, kendinizi ezdirmeyin. Biteceğini hissetseniz bile incelediği yerden kopsun. Zorlamaya çalışınca özsaygısını yitirmiş bir yıkık olarak kalıyorsunuz.